KONYA'DAN ACI HABER: 2 Şehit

Türk Hava Kuvvetleri ile Azerbaycan Hava Kuvvetleri'nin "Turaz Şahini 2015 Tatbikatı" sürerken  bir F4 eğitim uçağı düşmüştür. 2 Askerimiz şehit olmuştur. Şehitlerimize Allah'tan Rahmet diler, ailelerine başsağlığı dileriz. Türk Milletinin Başı sağolsun.
Devamını Oku »

HOCALI KATLİAMI ve KARABAG SAVASI

            
Hocalı katliamı, 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Dağlık Karabağ bölgesinde ki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azeri sivillerin Ermenistana bağlı askerler tarafından vahşice katledilmesi olayıdır.
            Karabağ Savaşı, Azerbaycan Sovyet Sosyalit Cumhuriyeti'ne bağlı Dağlık Karabağ Özerk Oblastı'nın Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bırakılmasını isteyen Ermeniler ile bunu kabul etmeyen Azeriler arasında yaşanan ve Sovyetler Birliği'nin dağılması ile Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti arasında çatışmaya dönen bir savaştır.
            Şubat 1988'de başlayan Karabağ Savaşı, Mayıs 1994 te Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te Azerbaycan, Ermenistan, Dağlık Karabağ ve Rusya yetkililerinin arasında imzalanan Bişkek Protokolü ile son bulmuştur. Bu ateşkes antlaşması günümüzde hala devam etmektedir.
            Karabağ Savaşı esnasında, Azerbaycan'a karşı, Ermenistan ve Dağlık Karabağ bulunurken; Fransa ve Rusya'nın Ermenilere olan yardımı da bilinmektedir. Hiçbir ülke Azerbaycan'a yardımda bulunmazken, Ermenilerin Azeri Türklerini katletmesine Türkiye'de göz yummuştur. Olaya her zaman olduğu gibi Ülkücü Hareket sessiz kalmamış ve Başbuğ Alparslan Türkeş, gizli yetiştirdiği ve Rüzgar Birliği ismini verdiği 600 kişilik orduyu Azerbaycan'a göndermiştir. Bu ordunun komutanı ise Yusuf Ziya Arpacık'tır.
            Hocalı Kasabası, Ermeniler için önemli bir askeri hedef noktasıydı. Kasaba Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri tarafından üs noktası olarak kullanıldığı için, Ermeniler tarafından sürekli top ateşine tutulmaktaydı. Aynı zamanda kasaba, havalimanı için bölgede ki tek üs noktasıydı.
            25 Şubat'ı 26 Şubat'a bağlayan gece Ermeniler bölgedeki 366. Alayın da desteğini alarak, kasabanın giriş ve çıkışlarını kapattılar. Kasabanın 3 tarafında ki yükseklikten inerek kasabayı işgal altına almaya çalışan yaklaşık 2000 ermeni askeri, sivil halkı kasabanın doğusuna sıkıştırdı. Sürekli ateş eden Ermeniler, daha sonra bıçakları kullanmaya başladılar.
            Azerbaycan verilerine göre, kasabada sivil, eli silahsız 7000 kişi yaşamaktaydı. Genç yaşlı, çocuk kadın ayrımı yapmadan, 83 ü çocuk, 106 sı kadın 70 den fazla yaşlı toplam 613 sivili katlederek öldüren Ermeniler, aynı zamanda 473 kişiyi ağır yaralı olarak bıraktı. 1275 kişi rehin alındı, 150 den fazla kişi kayboldu geriye kalanlar ise canlarını zar zor kurtardı.
            Gün ağardığı zaman her şey daha net bir şekilde ortalığa çıktı. Ermeniler, vahşice katlettikleri Azeri şehitlerin üzerinde işkence yapmışlardı. Kafa derileri soyuldu, şehitlerin cesetleri yakıldı, diri diri toprağa gömüldüler, organları alındı ve hatta hamile kadınların karınları açılarak, kocalarının kafaları koyuldu ve tekrar dikildi. Bu duruma tüm Dünya sessiz kaldı ama bu açık ve net soykırımdı, katliamdı.
            Ermeniler, olayın 27 Şubat 1988 de yapılan  Sumgayıt Pogromunun intikamı olduğunu savundular.
            Bütün Dünya bu katliama sessiz kalırken, Peru, Meksika, Kolombiya, Pakistan gibi ülkeler soykırım olarak tanımladılar.
            Türkiye ise, ne katliam ne soykırım olarak tanımlamıştır. Günümüzde bile hala bir tepki koymamıştır ortaya. Bu ülkede Hrant Dink adlı ermeni öldürüldüğü zaman, "Hepimiz Ermeniyiz, Hepimiz Hrantız' diye slogan atan, bağıran, çağıran bir ülke, Azeri Türklerinin katledilmesi olayına göz yummaktadır.
           

            
Devamını Oku »

AKP ve İLLUMİNATİ

            Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile İlluminati örgütünün arasındaki bağlantıyı merak ediyor musunuz ? O zaman sizi bu yazıyla baş başa bırakıyorum.

            AKP'nin sembolü bildiğiniz gibi AMPUL'DÜR. İlluminati'nin anlamı ise AYDINLANMIŞLAR'DIR. AKP'nin sembolü İlluminati örgütü tarafından tasarlanmıştır.

            AKP'nin kullandığı 2 farklı renk vardır. Bunlar TURUNCU ve MAVİ'DİR.


TURUNCU : Dışa dönük olmayı ve güveni temsil eder. Şimdi soruyorum size biz zaten millet olarak dışa dönük değil miyiz? İhtiyacımız olan her şeyi dışarıdan karşılamıyor muyuz? Ya milletimiz. O kadar yanlışı gördüğü halde hala inanmıyor mu, güvenmiyor mu AKP'ye..






MAVİ : Bu renk ile de İsrail Devleti nin bayrağında karşılaşıyoruz. Zaten İlluminati Masonluğun, Yahudiliğin bir örgütü değil mi?










İlluminati Örgütü aydınlığı arayan bir örgüttür. Onların simgesi ise ateştir. İllumianti Şeytana tapan bir örgüttür ve ateş onlar için kutsaldır.
1886 yılında Fransa tarafından ABD'ye hediye edilen özgürlük heykelinin elinde meşale vardır. Masonlar tarafından yapılmıştır. Heykelin Tac'ında 7 adet sivri uç vardır. Tıpkı AKP'nin Ampulünün çevresinde bulunan 7 hüzme gibi sivri uçludur.



Şimdi Ampul'ün Duy kısmına dikkat edelim. Şekli yan çevirdiğimiz zaman 9 ve 11 sayılarını görmekteyiz. Peki nedir 9 ve 11 ifadeleri. Fark etmiş olduğunuz gibi arada 10 sayısı yok. İlluminati de 10 Allah demektir. Ve Allah'a inanmadıkları için bu sayıyı kullanmazlar. ABD'de acil servisin telefon numarası 911'dir. 09.11.2002 ABD'ye yapılmış olan ikiz kuleler saldırısı. 09 ve 11 ile alakalı tarihler onlar için önemli tarihlerdir..









İlluminaticiler yani masonlar Şeytana taparlar. Aşağıda Şeytan Baphomenti görmekteyiz. Ampulün içine çok dikkatli baktığınızda göreceksiniz.









Şeytan Baphomet.



















7 Kollu Şamdan Masonlar için vazgeçilmez bir ögedir ve onlar için kritiktir. Masonların kullandığı 7 sayısının önemini de görebilmekteyiz.. Ampulün çevresinde ki 7 hüzmenin aslında 7 kıta olmadığını bilin isterim..











 Recep Tayyip Erdoğan'ın Ali Kırca ile olan Başbakanlık Resmi Konutundan bir kare. Peki Başbakanlık Konutunda 7 kollu şamdanın ne işi var..

Biz üzerimize düşeni yaptık.. Gerisi sizlere kalmış..
Devamını Oku »